→ Unit 1 Session 4 → Start Learning / Download MP3 Flashcards

Question		Answer
gecikme, fark, (iki şey arasındaki) zaman aralığı. Geri kalmak start learning		lag
lagün start learning		lagoon
makinalar, mekanizma, sistem, düzen start learning		machinery
muhteşem bir şekilde start learning		magnificently
büyütmek, berbat etmek, abartmak start learning		magnify
sürdürmek, devam ettirmek, sağlamak. iyi bakmak, korumak. İddia etmek, savunmak. Geçindirmek, bakmak start learning		maintain
ana, esas, büyük, çok önemli, ciddi. Ana bilim dalı, ana bilim dalı öğrencisi. Belirtilen dalda eğitim görmek. Binbaşı start learning		major
sıtma start learning		malaria
ustalıkla idare etmek, yönlendirmek. Kendi çıkarları için kullanmak start learning		manipulate
insanlık, insanoğlu start learning		mankind
başının etini yemek, dır dır etmek, sürekli eleştirmek start learning		nag
fikir, kavram, inanış, düşünce, istek, arzu start learning		notion
basmakalıp, klişe start learning		stereotype
saf, deneyimsiz, toy start learning		naive
çıplak, apaçık, düpedüz, gözle görülür, aşikâr start learning		naked
vaha start learning		oasis
söz, yemin, ant, yemin etmek, küfür etmek, sövmek start learning		oath
itaatkâr start learning		obedient
cisim, eşya, nesne. Amaç, gaye. itiraz etmek, karşı çıkmak. Tümleç start learning		object
mecbur etmek, zorlamak, zorunda bırakmak. Yardımsever olmak, isteğini yerine getirmek. İyilik yapmak start learning		oblige
müstehcen, açık saçık, edebe/ahlaka aykırı. fahiş, aşırı start learning		obscene
hız, adım, adımlamak, yürümek start learning		pace
yatıştırmak, sakinleştirmek, teskin etmek. barışı sağlamak, savaşa son vermek start learning		pacify
mahkum, tutuklu, oda arkadaşı, yatan hasta start learning		inmate
bebek, küçük çocuk. Reşit olmayan start learning		infant
rahim start learning		womb
eşyalarını toplamak; valize/bavula yerleştirmek; toplanmak. paket, sürü, deste, toplanmak, doluşmak, tıka basa doluşmak/doldurmak start learning		pack
Kurt sürüsü start learning		pack of wolves
damak start learning		palate
yarık, çatlak start learning		cleft
avuç içi start learning		palm
Palmiye ağaçları start learning		palm trees
kaşıntı, kaşınmak, kaşındırmak start learning		itch
geçit, alay. geçit resmi, geçit töreni yapmak, gösteriş yapmak start learning		parade
tören alanı start learning		parade area
dikkat çekmek için aşağı yukarı yürümek, dolaşmak start learning		parade around
felç start learning		paralysis
başka sözcüklerle anlatmak; yorumlamak. açımlamak, açıklamak, genişletmek start learning		paraphrase
... ile ilgili, ... a/e uyan, faydalı, uygun start learning		relevant
şartlı tahliye, şartlı tahliye etmek start learning		parole
kısmi, sınırlı. düşkün/tutkun olmak, hoşlanmış/yanlı olmak, ...-e düşkün, dayanamayan start learning		partial
kısmi sağır start learning		partially deaf
duygusal, çok hassas, duygulu start learning		sentimental
duygusal müzik start learning		sentimental music
tutku, hırs, şehvet start learning		passion
bir şeye tutku/düşkünlük; aşırı merak start learning		a passion for
dezavantaj start learning		downside
manzara start learning		landscape
kıyıdan açıkta, sahile yakın, açıkta start learning		offshore
ümit veren/verici, geleceği parlak, yetenekli start learning		promising
asıl, esas, ana, baş. seçkin, en nitelikli, en iyi start learning		prime
biri üzerinde harika bir izlenim bırakmak start learning		make a great impression on someone
denek start learning		test subject
iş arkadaşı start learning		co-worker
övgüye değer start learning		praiseworthy
yetenekli, ehil, usta, kabiliyetli start learning		competent
başa çıkmak, halletmek, altından kalkmak start learning		cope with
ara sıra start learning		occassionally
sinirlerine hakim olamamak, kendini tutamayıp hiddetlenmek start learning		lose one's temper
halbuki, oysa, ama. oysa ki start learning		whereas
tatsız, hoş olmayan. huysuz, kavgacı, ters start learning		disagreeable
huysuz kadın start learning		disagreeable woman
doğurmak, cins (hayvan için), beslemek, çiftleşmek, büyümek start learning		breed
devam ettirmek, sürekli hâle getirmek start learning		perpetuate
benzemek start learning		resemble
aldatma, kandırma, dalavere, hile start learning		deception
omurgasız (canlı) start learning		invertebrate
belirginleştirmek, ayırt etmek. anlamak, öne çıkmak, sivrilmek start learning		distinguish
sürgün, ince dal start learning		twig
Çapa, haberleri sunan kişi, demir atmak, demirlemek start learning		anchor
arka, geri. dişi geyik start learning		hind
arka ayak start learning		hind foot
eğilmez, bükülmez, sert, katı start learning		rigid
katı kurallar start learning		rigid rules
ha^la^, durgun, sakin. gazsız (içecek) start learning		still
yüksel(t)mek; art(tır) mak; şiddetlen(dir)mek start learning		heighten
ile süslemek start learning		adorn with
diken start learning		thorn
yeşillik, yapraklar start learning		foliage
etki, nüfuz, sözü geçerlik. etkilemek, tesir etmek, etkili olmak start learning		influence
nergis start learning		daffodil
kardelen start learning		snowdrop
yoğun, sıkı, kalabalık start learning		dense

Unit 1 Session 4

You must sign in to write a comment

More