Unit 1 Session 1

 0    72 flashcards    alicelik7
download mp3 print play test yourself
 
Question Answer
terk etmek (bir yeri, kişiyi), bırakmak, vazgeçmek
start learning
abandon
kısaltmak
start learning
abbreviate
kaçırmak (bir kişiyi)
start learning
abduct
anormal, farklı
start learning
abnormal
ortadan kaldırmak, iptal etmek (uygulama, sistem)
start learning
abolish
iptal etmek, (süreci, planı, aktiviteyi) tamamlamadan durdurmak, çocuk düşürmek
start learning
abort
ani
start learning
abrupt
yokluk, bulunmama, devamsızlık
start learning
absence
unutkan
start learning
absent minded
kesinlikle, tamamen
start learning
absolutely
emmek, özümsemek, içine çekmek
start learning
absorb
uzak durmak, kaçınmak
start learning
abstain from
Öz, soyut, özet
start learning
abstract
Bol, büyük miktarda
start learning
abundant
Ağzı bozuk bir şekilde
start learning
abusively
hızlanma, ivme
start learning
acceleration
Lisans, bekar
start learning
bachelor
kefaletle kurtarmak
start learning
bail someone out
yara bandı
start learning
band aid
eşkıya
start learning
bandit
patlama, gürültü, sertçe çarpmak, şiddetle vurmak
start learning
bang
iflas
start learning
bankruptcy
dolap
start learning
cabinet
kabine Bakanı
start learning
cabinet minister
afet, felaket
start learning
calamity
acımasız, aralıksız, durmadan, devamlı
start learning
relentless
patlama, püskürtme
start learning
eruption
Volkanik püskürme
start learning
volcanic eruption
hesaplamak
start learning
compute
buzağı
start learning
calf
çocuk doğurmak
start learning
give birth to a child
baldır kemiği
start learning
calf bone
aşırı devamsızlık
start learning
excessive absence
yüzde, oran
start learning
percentage
samimi, içten, dürüst
start learning
candid
gizli kamera
start learning
candid camera
alabora olmak
start learning
capsize
tutsaklık, esaret
start learning
captivity
söylenti
start learning
rumour
ele geçirmek, esir almak
start learning
capture
taşıma, vagon, nakliye ücreti
start learning
carriage
odun oymak
start learning
carve wood
hukuk davası
start learning
law case
durum, vaka, dava, çanta
start learning
case
oyuncular, atmak, fırlatmak, tahmin, kalıp, döküm
start learning
cast
gündelik, sıradan, rahat, ilgisiz, gelişi güzel
start learning
casual
günlük kıyafet
start learning
casual clothes
geçici istihdam
start learning
casual employment
yaralı, zayiat, yaralanan -ölen kişi
start learning
casualty
felaket, facia
start learning
catastrope
dikkatli, tedbirli, temkinli
start learning
cautious
boşluk, çukur, oyuk, delik, diş çukuru
start learning
cavity
durdurmak, sona erdirmek, dinmek
start learning
cease
şöhret, ünlü kişi, ün
start learning
celebrity
hesaplamak, tahmin etmek, düşünmek, saymak, değerlendirmek
start learning
calculate
ücret, maaş, yevmiye
start learning
wage
birleştirmek, entegre etmek, ilave etmek
start learning
integrate
görüş birliği
start learning
consensus of opinion
belli bir konuda aynı fikre sahip olmak, anlaşma, mutabakat
start learning
consensus
yarışma, karşılaşma, çekişme, mücadele, itiraz
start learning
contest
on yıl, onlu gurup
start learning
decade
baskıcı, sıkıcı, bunaltıcı
start learning
oppressive
kenar, eşik (felaket), kenar (uçurum)
start learning
brink
beceriksizlik, yetersizlik, eksiklik, organ yetmezliği
start learning
incompetence
sakız, dişeti, lastik, kauçuk, yapıştırıcı
start learning
gum
diş ipi, incecik tüyler
start learning
floss
ücret, harç, sınav harcı, giriş ücreti
start learning
fee
olarak görmek, saymak, gözü ile bakmak
start learning
regard as
meslektaşlar
start learning
colleagues
alışılmış, geleneksel
start learning
customary
önlük, sabahlık, gecelik, cüppe
start learning
gown
borcunu ödemek, kapatmak
start learning
pay off debt

You must sign in to write a comment