Arabic Turkish Dictionary

العربية - Türkçe

التلفاز in Turkish:

1. televizyon televizyon


Televizyonda televizyon programı var.
Babam sıklıkla televizyon izlerken uykuya düşer.
Sovyet Rusya'sında, televizyon izleyiciyi izler!
Tom televizyon açıkken çalışamayacağını anladı.
Benim televizyon bozuk.
Televizyon izliyorum.
Genellikle akşam yemeğinden önce televizyon izlerim.
Televizyon seyretmek yerine, dışarıya çıkıp biraz temiz hava al.
Özel haber nedeniyle televizyon programı kesildi.
Çok fazla televizyon izlemek gözlerine iyi gelmez.
Küçük erkek kardeşim televizyon izliyor.
Felicja, televizyon izlemekten hoşlanır.
Neredeyse her ailede televizyon var.
O zamanda televizyon seyrediyordum.
Televizyon olmadan yaşayamam.

Turkish word "التلفاز"(televizyon) occurs in sets:

يعيش المفردات الغرفة باللغة التركية
Arapçada Oturma odası kelimeleri